Avrupa Parlamentosu Genel Kurulunun TBMM'nin 138 Milletvekilin dokunulmazlıklarının kaldırılması kararına ilişkin oturumunda Avrupa Komisyonu’nun Komşuluk Politikası ve Genişleme Müzakerelerinden Sorumlu Üyesi Johannes Hahn’ın yaptığı açılış konuşması

 

08.06.2016

 

Sayın Başkan, Saygıdeğer Parlamento Üyeleri,

Sözlerime Türkiye’de meydana gelen son terör saldırılarında hayatını kaybedenlerin ailelerine ve yakınlarına en içten taziyelerimi sunarak başlamak istiyorum. Bu vesile ile, Avrupa Parlamentosunun, Türkiye ile aramızdaki kapsamlı gündem konusunda ortaya koyduğu, ve Nisan ayında kabul edilen 2015 Türkiye raporuna ilişkin kararda da dile getirilen, güçlü destek için teşekkürlerimi sunuyorum.

AB, Türkiye ile geniş bir yelpazeyi kapsayan ilişkilere, güçlü prensiplerimiz ve kriterlerimiz temelinde, yeni bir ivme kazandırma arzusunu ortaya koymuştur.

Bizler:

  • Enerji, dış politika, güvenlik ve terörle mücadele ile ekonomi ve ticaret alanında siyasi ilişkiler /üst düzey diyalog,
  • Mültecilere bir perspektif sunmayı ve göç baskısını hafifletmeyi amaçlayan mali destek (Mülteci Aracı) ve
  • İyi bilinen kıstaslara dayalı olarak vizesiz seyahat için yürütülen çalışmalar

bakımından üzerimize düşeni yaptık.

Türkiye ile münasebetlere yeni bir ivme kazandırma süreci tek yönlü bir yol değildir. Ortak menfaatlere dayanan bu süreç, açık ve yapıcı bir diyalogla yürütülmelidir. Ayrıca, Suriye’de cereyan eden son derece vahim gelişmeler dâhil olmak üzere, daha kapsamlı bir bölgesel bağlamda ele alınmalıdır.

Türkiye göç yönetiminde kilit bir ortak olmaya devam etmektedir. Türkiye koruma, barınma, gıda ve sağlık hizmetlerine ihtiyaç duyan mültecilere yardımcı olmak için çok çaba sarf etmiştir. Biz bu güçlü iradeyi takdirle karşılıyoruz.

Ancak Saygıdeğer Üyeler,

Bu bir açık çek değildir. Güneydoğudaki durumun yanı sıra Türkiye’de hukukun üstünlüğünü ve temel özgürlükleri etkileyen bir takım son derece ciddi gelişmeler meydana gelmektedir. Gerek Komisyon olarak Türkiye’ye ilişkin 2015 Raporunda, gerekse Avrupa Parlamentosu olarak almış olduğunuz kararda, bu meseleler konusunda son derece net bir tavır ortaya konuldu.

Komisyon, TBMM tarafından kısa süre önce alınan ve çok sayıda milletvekili için yargı yolunun açılabilmesi için dokunulmazlıkların kaldırılmasına izin veren karardan ciddi endişe duymaktadır.

Yüksek Temsilci/Başkan Yardımcısı Mogherini ile 20 Mayıs tarihinde yaptığımız ortak açıklamada açıkça ifade ettiğimiz üzere: dokunulmazlıklar ayrımcı olmayan bir temelde herkese uygulanmalıdır. Komisyon’un bu konudaki pozisyonu açık ve tutarlıdır.

Dokunulmazlığın kaldırılmasına dair her karar, şeffaf kriterler temelinde, her bir dosyanın esasına dayanmalı ve siyasi mülahazalardan bağımsız olmalıdır.

Komisyon, milletvekili dokunulmazlığına ilişkin çerçevenin, genel itibariyle,  dokunulmazlıkların kaldırılması kararı konusunda özel ve nesnel kriterler içermesi gerektiğini müteaddit defalar vurgulamıştır.

Ayrıca hukuki çerçevenin ve özellikle Anayasanın sorunlu bir şekilde yorumlanmasını da sistematik bir şekilde gündeme getirdik. Bu durum Türkiye’de milletvekillerinin ifade özgürlüğüne bir tehdit oluşturmaya devam etmektedir.

Bunun yanı sıra, milletvekillerinin işlediği iddia edilen suçlar ve görev suistimalleri ile ilgili olarak da hukuki sürecin izlenmesi gerektiğinin altını çizmek istiyorum. Adil yargılanma hakkı hukuk devletinde esastır ve halkın yargıya olan güveni bakımından da kilit öneme sahiptir.

Türkiye’deki ilgili siyasi ve yargısal makamlar, yalnız söz konusu kişiler açısından değil, ülkenin geniş anlamda istikrarı için de bu hakka saygı gösterilmesini sağlanılmasından sorumludur. Türkiye’de siyasi ve ekonomik açıdan kaydedilecek ilerlemenin temelinde bizzat hukukun üstünlüğü yatmaktadır!

Bu nedenle, Komisyon, konuyu yakinen izlemeye devam edecektir. Bu önemli meseleleri ayrıca Türkiye ile olan müteakip üst düzey temaslarımızda da gündeme getireceğiz, bu bağlamda Türk hükümetine yaptığımız Avrupa standartları doğrultusunda reformlar üzerinde yeniden odaklanma çağrımızı yineliyoruz. 

Bu reform çabalarına destek olmak amacıyla Komisyon, mevcut kurallar uyarınca Üye Devlet pozisyonlarına halel getirmeksizin, 23. ve 24. Fasılların hazırlık belgelerine ilişkin çalışmaları hâlihazırda hızlandırılmış bir şekilde yürütmektedir. 

Yargı ve temel haklar ile adalet, özgürlük ve güvenliğin oluşturduğu kilit alanlarda tanımlanan kriterlerin, Türkiye’yi bu yöndeki çalışmalarını sürdürmeye ve Avrupa Birliğine yakınlaşma hususunda beyan ettiği hedefi gerçekleştirmeye ikna etmenin en iyi aracı olduğunu düşünmekteyiz.

Bu çabalara verdiği güçlü destek için Parlamentoya müteşekkirim.

İlginiz için teşekkürler.