Başkan Barroso’nun Mısır Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi ile Görüşmesinin Ardından Yaptığı Açıklama
Brüksel 13 Eylül 2012
ALINTILAR:
"Cumhurbaşkanı Mursi’ye, demokratik, özgür, açık ve müreffeh ve herkesin örneğin Tahrir Meydanı’nda ve ülke genelinde gösteriler yapanların taleplerine cevap verebilecek bir Mısır yaratabilmek için Mısır’ın demokratik yollarla seçilmiş makamlarıyla birlikte çalışma konusundaki kararlılığımı yineledim."
" Mısır’ın demokrasi ve hukukun üstünlüğüne ve cinsiyet ya da inancı ne olursa olsun tüm Mısırlıların Temel Hak ve Özgürlükleri ve her bireyin insan onuruna sarsılmaz biçimde bağlılığına dair Cumhurbaşkanı Mursi tarafından güvence verilmesinden büyük memnuniyet duyduk. Bu hususu bütün açıklığıyla Cumhurbaşkanı Mursi ile görüştük ve kendisinin insan onuru ve her bireyin yaşamına saygı gösterilmesi konusundaki samimiyetine güveniyorum. Bu konuda kendisiyle mutabık kaldık. Azınlıklar ve kadın haklarına saygı ve inançlar arası diyalog ülkenin geleceği ve istikrarı için son derece önemlidir.”
“Katkı sağlamaya hazırız ve bu çerçevede AB 2011-2013 dönemi için ülkede çeşitli sektörlerin desteklenmesi amacıyla Mısır’a 449 milyon Avro aktarmıştır. Somut bir örnek vermek gerekirse bu yıl AB, istihdam, gençlerin istihdam edilebilirliği ve teknik ve mesleki eğitime ilişkin projelere 130 milyon Avro ayıracaktır. Mısırlı gençlerin başarılı olmasını istiyoruz!
Daha fazlasını yapmak arzusundayız, bu konuyu Cumhurbaşkanı Mursi ile tartıştık: zira Mısır'ın şu anda IMF ile müzakere ettiği anlaşmanın gerçekleşmesi koşuluyla 500 milyon Avro tutarında bir makro finansal yardım sunmaya hazırız. Bu anlaşmayı sonuna kadar destekliyoruz.
Ayrıca, AB üzerinde mutabık kalınan bir Ekonomik Teşvik Planı'nı desteklemek için 150-200 Milyon Avro'luk bir bütçe destek operasyonunu değerlendirmeye de hazırdır."
"Konuşmamı sonlandırmadan önce, söz konusu haberleri aldıktan sonra ilk kez karşınıza çıktığım için, Bingazi'de Amerikan diplomatik temsilciliğine karşı yapılan ve Amerikan Büyükelçisi de dâhil dört kişinin ölümüne neden olan saldırıyı da en açık şekilde kınıyorum. Şiddetin ve masum insanların öldürülmesinin hiçbir açıklaması olamaz. Libya makamlarına bu tür olayların tekrarlanmaması ve tabii ki diplomatik temsilciliklerin korunması için tüm gerekli tedbirleri alma çağrısında bulunuyoruz. Bu konuda Cumhurbaşkanı Mursi'nin çok kararlı bir tavır takındığını da biliyorum.
Aynı zamanda, Avrupa Birliği'nin köktenciliği körüklemek için dini kullananları bir bütün halinde kınadığını da hatırlatmak isterim. İslam'a ve bütün dini inançlara karşı çok derin bir saygım var. İslam'a ya da diğer dinlere karşı yapılan saldırılar kabul edilemez. İfade özgürlüğü nefret, hoşgörüsüzlük ya da ön yargı propagandası ile karıştırılmamalıdır. Dinlere ya da başka insanlara karşı zaman zaman sergilenen bu nefreti en sert şekilde kınamak istiyorum. Bunu söylemekle birlikte masum insanların öldürülmesinin hiçbir açıklaması olmayacağını da belirtmek isterim."