Yazan: Neriman Kahveci

Fotoğraf : Neriman Kahveci

Öğretmenini dikkatle dinlerken, Ayşe anladıklarını ellerine ve gözlerine aktarmaya çalışıyor. Üzerinde çalıştığı peruk ellerindeyken çeşitli güzel saç stillerine dönüşüyor. Sırada cilt bakımı ve kozmetik dersleri var... Bu Halep'ten 4 yıl önce gelen Ayşe için tamamen yeni bir uğraş ve yaptığı şeyden zevk aldığı ortada.

Türkiye'de yaşayan 3 milyon sığınmacıdan olan Ayşe, Kızılay'ın Ankara Altındağ Toplum Merkezi'nde verilen ücretsiz mesleki eğitim kurslarına katılanlardan biri. 9 aylık kuaförlük eğitiminin ardından "Gelecekte kendi kuaför salonumu açmak istiyorum." diyor Ayşe. "Bu mahallede yaşıyorum. Evde çok sıkılmıştım ve ekonomik sorunlarımız vardı. Kocam iş bulabildiği zaman marangozluk yapıyor. Burada bir toplum merkezi olduğunu ve ücretsiz kurslar verdiklerini öğrendim. Şimdilik kendimi geliştirmek için yalnızca mahalledekilerin saçlarını yapıyorum." 

Türk Kızılayı Ankara Toplum Merkezi 2015'ten beri Türkiye'de yaşayan yabancılara, özellikle Suriyelilere hizmet veriyor. Avrupa Birliği tarafından desteklenen toplum merkezi, Türkiye'ye göç eden binlerce kişiye yeni iş imkanları ve umutları sunan mesleki eğitim kursları sağlıyor. İstanbul, Bursa, Şanlıurfa, Adana, Mersin, Konya, Kilis ve İzmir gibi şehirlerde de Türk Kızılayı toplum merkezleri bulunuyor. Şanlıurfa, Kilis, İstanbul, Ankara ve Konya toplum merkezleri Avrupa Birliği Güven Fonu tarafından finanse ediliyor. Eğiticilerin maaşları, yönetim masrafları, kurslar için gerekli olan malzemeler bu fon ile karşılanıyor. Çalışma, Türk Kızılayı tarafından Türkiye'de uygulanan, Daminarka Kızılayı tarafından koordine edilen bölgesel Kızılay projesinin bir parçası.

Ayşe'nin 14 yaşındaki oğlu Yusuf, annesi evde komşuları üzerinde tecrübe kazandıkça annesini meraklı gözlerle izliyor. Yusuf, Suriye'den Türkiye'ye olan yolculuklarını şöyle anlatıyor: "Suriye'de savaş vardı, insanlar ölüyordu. Orada daha fazla yaşayamayacağımızı düşünüyorduk, geceleri uyuyamıyorduk. Amcam bir gün gelip "Burada daha fazla kalamazsınız" dedi ve yola çıktık. Türkiye'ye gelmemiz iki gün sürdü. Önce Kilis'e geldik sonra Ankara'ya yerleştik." "Ülkemizde savaş olmasaydı, okula gidip polis olmak istiyordum" diyor Yusuf. Ancak Yusuf için yolun sonu değil çünkü Toplum Merkezi, içindeki sorumluluların yardımıyla birlikte Yusuf'a okula kaydolabilmesini sağlayacak bir olanak sağlamış.

Yalnızca sığınmacılar değil, aynı zamanda Türkler de Türk Kızılayı Toplum Merkezi'nden faydalanıyor. Zaten bu merkezin bir amacı da bu iki toplumu bir araya getirebilmek. Türkçe derslere ek olarak bilgisayar eğitimi, zanaat, kuaförlük gibi kurslar ile Türkler ve sığınmacılar birlikte yaşıyorlar. Diller ve kökenleri farklı olsa da hayalleri benzer: öğrenmek ve üretken olmak.